22 Mayıs 2018 Salı

KOCAM AN ODADA

Eşimin tayini çıktığından dolayı farklı bir ile taşındık. Burada hiç kimseyi tanımıyor ve çok sıkılıyordum. Herhangi bir arkadaşımın olmaması gibi kocamın da sürekli olarak çok ağır şartlar altında çalışmasının benimle ilgilenmiyor oluşundan dolayı çok büyük sıkıntılar çekiyordum. Hayatımda ki sorunların en büyük sıkıntıları kesinlikle kocamın benimle ilgilenmiyor ve benimle seks yapmıyor oluşundan kaynaklı olduğunu biliyordum. Bir erkek nasıl olurda seks istemez anlamıyordum. Akşamları eve geldiğinde öyle bir uyuyordu ki evde davul çalınsa asla uyanmazdı. O işten eve geldiğinde biraz sohbet etmek istesem çok uykum var der ve gidip uyurdu. Çok sıkılıyordum ne yapacağımı bilmiyordum. Haftada bir defa sikilmekten hoşlanmıyor sürekli olarak günde en az bir defa sikmesini istiyordum. Bir keresinde yan komşumun kocası eşinin evde olmadığını ve yanına da anahtarını almadığını kendisinin de su an çıkması gerektiğini eşi geldiğinde anahtarı ona verip vermeyeceğimi sordu. Ben adamı görünce direk orada çök etkilendim. Ve adama artık nasıl baktıysam etkilendiğimi anlamış olacak ki gülümsedi ve benim afallamamı görünce biraz kabardı ve konuşmaya başladı. Ayak üstü ne kadar konuşulursa işte bizler de o kadar konuştuk. Gittiğinde karısının ne kadar şanslı olduğunu ve bu kas yığını olan adamın karısını nasıl siktiğini düşündüm. Karısı gelip anahtarı istediğinde karısını görünce bu kadının o adamın yanında bir kolu kadar olduğunu ve sekse cevap veremeyeceğini düşündüm. Bir şekilde bu adamla tanışarak beni sikmesi gerektiğini düşündüm. Ve bir plan yaparak hemen gerçek hayatta uyguladım. Takip ettim ve karısı evde olmadığı bir zamanda kapısını çalarak televizyonu çekmem gerektiği ama bir türlü kaldıramadığımı söyleyip eve çağırdım. Eve geldiğinde hemen gidecekken biraz oturmasını istedim. Yanına oturdum ve tüm seksiliğimle onun aklını başından aldım. Zaten çok kısa bir süre içerisinde beni çılgınlar gibi sikerken ve benim zevk çığlıkları atarken anımsadım. Adam öyle bir sikiyordu ki ve erken de boşalmadığından ben o gün beş altı defa boşaldım. Benim kocamın siki çok küçük olduğundan beni yeteri kadar sikemiyordu ama bu adam cidden de çok güzel sikiyordu. Artık onun karısı evde olmadığı zamanlarda sürekli olarak buluşuyor ve değişik pozisyonlarda değişik fanteziler içerisinde sikiyordu beni. Benim onun sikinin üzerinde zıplamamı ve çılgınlar gibi sevişirken çığlık atmama bayılıyordu. Bir gün onun karısı memleketine gittiğinden dolayı benim de kocam yine eve gelip uyuduğundan ikimizde aşırı azmıştık. Telefondan konuşuyorduk. Kapıdayım hadi aç kapıyı dedi. Ben nasıl olur yakalanırız filan dedim. Çığlık atmazsın dedi. Kocam yan odada uyurken biz salonda sikişmeye başladık. Bu defa beni gerçekten çok farklı sikiyordu. Öyle bir hızla pompalıyordu ki çığlık atmamak için resmen elimle ağzımı kapadım. Beni sikti sikmesine ve ben öyle bir boşaldım ki daha önce o kadar fazla zevk aldım mı diye düşünüyorum ve hiç sanmıyorum. Sanırım kocamın yan oda da uyuyor olmasından ve biraz da korkudan dolayı inanılmaz mutlu oldum. Hemen beni siktikten sonra üzerini giyip sessize evine gitti. Ben o geceyi asla unutamadım önce soyduktan sonra kucağına alıp amıma soktu sikini. Kucağında hoplattıktan sonra masaya yatırıp orda vurmaya başladı. O da sanırım korktuğu için o kadar hızlı bir şekilde pompaladı ve işini bitirince de gitti. Kocamdan hiçbir şekilde ilgi görmediğimden dolayı ve sürekli olarak canımın sıkılmasından dolayı ne zaman istediğimde müsaitsek eğer ya komşumun evinde ya da benim evime gelerek beni sikiyor. Artık kocamdan beni sikmesini ummadan kolayca kendimi siktiriyorum ve çok mutluyum.

BALDIZ

Selamlar Mobil Porno Hikayeleri’un sevgili seks okurları. İsmim Adnan, 31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim ve eşimle gayet güzel bir cinsel yaşantımız var. Eşimle evlendiğimizde baldızım Pelin 18 yaşında, minyon, çıtı pıtı, göğüsleri ve kalçası varla yokarası, 45 kilo, 1.50 boylarında, tam benim istediğim gibi kızdı. Nişanlılık döneminde bize çok yardımcı olmuştu, evden çıkarken yanımıza Pelini vermeden dışarı göndermiyorlardı. Biz de Pelini biryerlere bırakıp, arkadaşımın evine gidiyor, eşimle işimiz bitince, baldızı bıraktığımız yerden alıp evlerine bırakıyordum. Anlayacağınız evlenmeden önce eşimle işi bitirmiştik, yani sikişmiştik. Ama bir aksilik çıkarmasın diye bunu Pelinden gizliyorduk. O sadece öpüştüğümüzü falan sanıyordu, çünkü ablası ona öyle anlatıyordu.İnsan oğlunun tabiatından olsa gerek, ben de, baldızına ilgi duyan birçok enişte gibi, baldızım Peline ilgi duyuyor ve arzuluyordum. Bana göre gerçekten baldız baldan tatlıydı ve ona da sahip olmak istiyordum. Eşimle sevişirken ve sikişirken hep baldızımı hayal ediyordum, ama bana hep imkansız gibi, olmaz gibi geliyordu ve sadece hayallerimi süsleyerek kalacak gibi geliyordu. Hem nişanlılık döneminde hem evliliğimiz süresince baldızıma maddi manevi, her konuda destek olurdum. Durumum iyi olduğu için, neredeyse onun tüm parasal ihtiyacını ben karşılıyordum ve kendimce baldızıma ileriye dönük yatırım yapıyordum. Ben baldızımı baldız da beni çok severdi. Baldızımın utangaç bir yapısı vardı, bildiğim kadarıyla da bugüne kadar kimseyle çıkmadı. Eşimle evlendikten sonra, baldız haftasonları bizde kalır, ( )baldız eşim ve ben beraber takılırdık. Baldızın bizde kaldığı geceler sikim herzaman kalkar, hırsımı eşimden çıkartır, eşimi sikerken baldızın sesimizi duymasını sağlardım, fakat bilmiyorum bunda da ne kadar etkili olurdum.Günler ilerledikçe baldızımı sikmek bende saplantı haline gelmişti. 18 yaşına girmek üzereydi ve vücudu dahada güzelleşiyordu. Baldızsız bir gün geçiremez olmuştum, baldızın sesini duymadan, kendini görmeden yapamıyordum ve bu durum beni korkutuyordu. Emin olmadan yapacağım bir hareket ise telafisi olmayan bir sonla bitebilir ve eşimi kaybedebilirdim. Bu dönemde de internette sürekli Enişte Baldız itirafları, Baldızını siken Enişte Hikayeleri okumaya başlamıştım, oradan bir tüyo bulabilirmiyim, başkaları baldızlarını nasıl sikmiş veya sikiyor diye. Cuma akşamıydı, eşimle yemek yedik. Apartmanda yaşlı ve yalnız yaşayan bir teyze vardı, eşim, “Ben Nejla teyzeye bir bakayım, yemek falan götüreyim.” dedi ve evden çıktı. Ben de hemen Laptoptan yine Baldız hikayeleri okumaya koyuldum. Tam okurken kapı çaldı, ben eşimin geldiğini düşünerek Laptopun kapağını kapattım, Boxerimla kapıyı açtığımda eşim değil de baldızım Pelin karşımda duruyordu…Tokalaşıp öpüşüp içeri aldım, ablasının komşuya gittiğini, salona geçmesini, üzerime eşofman giyip geleceğimi söyledim. İçeri geri döndüğümde baldızım Laptopumu açmış, okuduğum Baldız hikayesini görmüş ve “Enişte utanmıyorsun beni arzulamaya? Ben senin ilgini çekecek ne yaptım? Ben size hep gıptayla baktım, ablamla ikinizin çok mutlu olduğunuzu düşündüm!” dedi. Mahvolmuştum, utancımdan ve korkudan yerin dibine girdim, ne diyeceğimi bilemedim. Kendimi toparladım ve “Bak Pelin burada okuduklarımın senle alakası yok, ben seni hiç böyle görmedim! Ablan duyarsa yanlış anlar!” dedim olayı kapatmaya çalıştım. Pelin de, “Ablama söylemem, ama böyle birşey hissedersem bozuşuruz seninle!” dedi ve sustu. Zaten 10 dakika sonra da eşim geldi…Baldız eşime birşey anlatmadı, fakat bu olaydan sonra benden uzaklaşmaya başladı. Benim evde olmadığım zamanlar gelip gidiyormuş, beni aramıyor sormuyordu, zaten bende de onu arayacak yüz kalmamıştı. Eşimin Pazar günü altın günü vardı ve o hafta annesinde olacaktı, “Adnan beni annemlere bırakırmısın, bu sıcakta otobüsle gitmeyeyim!” dedi, ben de götürdüm. Kaynanamlara vardık, ayıp olmasın diye kapıdan merhaba deyip çıkayım dedim. O sırada baldızımla kapıda karşılaştık. Baldızım, “Enişte geçerken beni de arkadaşıma bırakabilirmisin, arkadaşımın doğumgünü var.” dedi. Eşim de, “Tabi bıraksın!” dedi. Arabaya bindik, hiç konuşmadan gidiyoruz Pelinle. Kaynanamlardan epey uzaklaşmıştık ki, baldızım, “Enişte, müsait bir yerde dur da konuşalım!” deyince şaşırmıştım. Arabayı uygun bir yere çektim, durdum…Baldız, “Enişte o günden beri neden böyle hikayeler okuduğunu düşünmeden edemiyorum, ablam sana yetmiyor mu?” dedi. “Ablanla ilgili değil, boşver, nereye gideceksen bırakayım!” dedim. “Bir yere gitmeyecem, seninle buluşmak için uydurdum!” dedi. Daha da şaşırmıştım, “Nasıl yani?” dedim. “Bak enişte sana dürüst davranacağım, seni ve ablamı çok seviyorum, bugüne kadar senin bir yanlışını görmedim, ablamı da bildiğim kadarıyla hiç aldatmadın. O günden sonra ben de Enişte Baldız hikayeleri okumaya başladım. Ve anladım ki, seks fantazisi olan tüm erkekler baldızlarıyla sevişmek istiyorlar. Hatta okuduklarımda, kendisini eniştesine sunan baldızlar da var. Hem senin hem kendi merakımı gidermek için, seninle sadece bir kereliğine yüzeysel olarak, ileri gitmeden sevişeceğim! Sizin eve götür beni!” dedi. Duyduklarıma inanamadım, inanın eve nasıl gittiğimi bile hatırlamıyorum.( )Eve kendimizi zor attık, direk yatak odasına geçtik. Baldızım, “Bak enişte tekrar söylüyorum, ileri gitmeyeceksin ve bunu sadece birkere yapacağız ve bu aramızda mezara kadar sır olarak kalacak! Tamam mı?” dedi. “Tamam!” dedim ve yavaşça öpüşmeye başladık. Baldız o kadar acemiydi ki, öpüşmeyi bilmediği her halinden belliydi. Baldızı ürkütmemem gerektiğini biliyordum ama heyacandan da ölüyordum. Baldızın da benden kalır yanı yoktu. 20 dakikaya yakın öpüştük. Baldızın yanakları ve dudakları kıp kırmızı olmuştu. Yavaşça yatağa uzatıp bacaklarının arasına girerek sikimin sertliğini hissetmesini sağladım. Baldızın Bodysini çıkartmaya çalıştığımda utandı, “Yapma enişte!” dedi. Ben de, “Bak Pelin senin istemediğin hiçbirşeyi yapmayacağım, sana söz veriyorum, sadece çıplak sevişeceğiz!” dedim. “Sözüne güveniyorum enişte!” diyerek kabul etti.Sütyeniyle kaldığında, elma büyüklüğünde memelerini okşadım. Boynunu omuzlarını öptüm yaladım. Memelerini sütyenden çıkartıp dakikalarca yaladım, emdim. Göbeğinden sonra artık sıra amına gelmişti. Sadece baldız değil, ben de heyacandan ölecektim. Pantolonunu çıkarırken itiraz etmedi, küloduyla beraber çıkardım. Öpüşmemiz esnasında baldızın amı sulanmış, külotu su içinde kalmıştı, resmen işemiş gibiydi. Tazecik amı muhteşem birşeydi, tertemizdi ve misler gibi kokuyordu. Baldızın amını yavaş yavaş dillemeye ve yalamaya başladığımda, baldız saçlarımı tutuyor, “Yapma enişte!” diyordu. Ama heyecandan ikimiz de ölmüştük. Uzun bir süre amını ve Klitorisini yaladım emdim, dilimi kızlık zarına kadar sokmuştum amına. Çok küçük amı vardı ve baldızın amını yalarken ben de külotuma boşalmıştım. Baldız da uzun sürmeden kasılarak titreyerek ilk defa Orgazm oluyor ve saçlarımı daha sert çekiyor, canımı yakıyordu. “Nasıl aşkım?” dedim. “Harikaydı, ilk defa böyle oluyorum, çok zevk aldım!” dedi. “Sen de benimkini yalamak istermisin?” dedim. “Tamam!” dedi ve beni soymaya başladı. Çok heyacanlı olduğu her halinden belliydi, külotum kalana kadar soydu…Ben yatağa uzandım ve baldız benim üzerime gelerek dudaklarımdan başladı, göbeğime kadar acemi bir şekilde beni yalıyor, benim içim gıdıklanıyordu. Yattığım yerden doğrularak, “Benimkini görme zamanın geldi!” dedim. Yavaşça Boxerimi indirdi. Yarağımı görünce baldızın yüzündeki ifadeyi görmeniz lazımdı, çok korktu, “Enişte bu ne böyle? Bu nasıl giriyor ablama? Nasıl alıyor bunu içine?” dedi. Aslında yarağım o kadarda büyük değil, ama kalın, kısa bir sopa gibi. İlk defa bir yarak gördüğü için korkmuştu. Az önce küloduma boşaldığım için banyoda yıkayıp geldim ve “Hadi aşkım yala yarağımı!” dedim. “Nasıl yapacam bilmiyorum ki?” dedi. Elini tuttum, yarağıma götürdüm ve sıvazlatmaya başlattım, “Tıpkı dondurma yalar gibi yalayacaksın!” dedim. Baldız acemice dilini yarağımın üzerinde gezdirmeye başladığında, ben de tarif edilemez duygular yaşıyordum. Ağzına almasını söylediğimde yüzü ekşidi, “Yapamam, çok büyük!” dedi. “Yaparsın! Ablan ağzına bunun tamamını alıyor!” dedim. Baldız istemeye istemeye ağzına verdim. Midesi kalkıyor, kusacak gibi oluyor, ben de üzerine fazla gidemiyordum. Ama aldığım zevkin tarifi yoktu. 5 dakika yalattıktan sonra ağzından çıkardım ve göğüslerine boşaldım…O gün baldıza 69 pozisyonunu da öğrettim ve 2 defa da o şekilde birbirimizi boşalttık ve gayet mutlu bir şekilde, birbirimizden memmun kalarak orada noktaladık. O gün baldıza söz verdiğim için ileriye gitmedim ve bir daha bu konu hakkında hiçbirşey konuşmadım ve imada bulunmadım. Fakat baldızımı aklımdan çıkaramıyor, onu daha çok arzuluyordum. Baldızı her düşündüğümde sikimin başı zonkluyordu ve hırsımı yine karımı sikerek çıkarıyordum. Aklımda hep baldızım vardı, acaba o da benim gibi yanıp tutuşuyormuydu? Kafam darmadağındı. Yalnız, bütün bu duygular içindeyken baldızımın hareketleri bana olumlu gelmeye başlamıştı, bize geldiğinde ablasına çaktırmadan önüme bakıp hafif tebessüm ediyordu. Ben de bozuntuya vermiyor, eşime yakalanmaktan çok korkuyordum. Uzun bir zaman baldızımla rutin bir şekilde (eskisi gibi normal) yaşantımız devam ediyordu. Aradan uzun zaman geçti ve ikimiz de birbrimize hiçbirşey söyleyemedik. Baldız istese bile, hamleyi benim yapmam gerekiyordu, çünkü baldızım çok utangaç bir yapıya sahipti.( )Bir gün kaynanamlara oturmaya gitmiştik. Eşimin Boludaki amcası ameliyat olmuştu, kaynanam, “Biz 2 hafta sonra Boluya geçmiş olsuna gidecez, isterseniz siz de gelin.” dedi. Ben de işlerimin olduğunu, dilerse eşimin onlarla gidebileceğini söyledim. Eşim de kabul etti. Bu arada kayınbabam, “Pelinin Dersanesi var, o gelemez, sizin evde kalsın.” diye teklif edince, içimden bir oley çektim (Eşimin ailesi bana çok güvenir), “Tamam!” dedim. Aradadan 2 hafta geçti, Cuma günü eşim işyerinden beni aradı, “Babamlar Boluya bugünden gidelim, 2 gece kalıp Pazar günü dönelim diyor, ne yapayım?” dedi. Ben de, “Sen bilirsin, git istersen!” dedim. “Tamam, ozaman akşam Pelini Dersaneden sen alırsın!” dedi, ona da tamam dedim. Ama heyacandan kalbim duracak gibiydi, sikim yine taş gibi olmuş, belki bu akşam hayatımın golünü atabilirdim. Cepten Pelini aradım akşam Dersaneden çıkış saatini sordum ve onu almaya geleceğimi söyledim. Akşamı zor ettim, çeşitli hayaller kurup baldızıma sahip olmayı düşündüm.Saat 17:30 gibi Dersanenin önündeydim. Baldızım yanında kendi gibi çıtı pıtı bir kızla geldi, arabaya bindiler. Kısa bir tanışma faslından sonra isminin Hacer olduğunu öğrendim. Baldızım daha önce bana Hacerden bahsetmişti, sırdaşım en yakın arkadaşım diye. “Enişte, Hacer de bizimle kalacak bu gece!” deyince, başımdan aşağı kaynar sular döküldü, içimden (Bu da nerden çıktı şimdi, bir çuval inciri berbat ettin baldız) diye düşünürken, benim betim benzim atmış, suratım yerlerde idi. Baldızım, “Hayırdır enişte, yoksa Hacerin bizimle kalmasında bir sorun mu var?” dediğinde, kendime gelip, “Yoo, kalsın ne sorun olacak ki?” diyebildim. Baldızım o anda bir kahkaha attı ve “Şaka yaptım enişte, gerçekten kalacaktı da annesi izin vermedi!” dedi. Biraz olsun rahatladım ve kendi kendime (Bu kız benimle oynuyor mu acaba?) diye düşünmeden edemedim. Hacerin evi bizim evin istikametindeydi, onu evlerine bırakıp, baldızımla bizim eve geldik. Eşimi cepten aradım, Boluya varmışlar, ben de amcasına telfonda geçmiş olsun dedim, kapattım.Baldızımla karnımızı doyurduk. TV izlerken baldız birden, “Enişte sen çok iyi bir insansın ve gerçekten sözünün eri birisin, seni herzaman çok takdir ediyorum ve sana hayranım, bunu biliyorsun değil mi?” dedi. Teşekkür ettim. Baldız, “Aramızda yaşananlardan sonra söz verdiğin gibi benden hiçbirşey istemedin ve üzerime gelmedin, isteseydin bana o gün sahip olabilirdin ama yapmadın. Nasıl dayandın bunca zamandır?” dedi. Bende gülerek, “Nasıl dayandığımı gelde bana sor, seni düşünmediğim arzulamadığım bir günüm bile olmadı!” dedim. Baldız kafasını öne eğerek, “Enişte ben de seni çok arzuluyorum, tamam ileri gitmedik ama, yine de ilk erkeğimsin, ilk defa biriyle böyle şeyler yaşadım, ben de senden farksız değilim!” dedi. O an içimde fırtınalar kopmuş, aşırı tahrik olmuştum, “Bak Pelin istersen yine birşeyler yapabiliriz, hatta busefer biraz daha ileri gidebiliriz, bu 2 gün bizim için çok güzel bir fırsat, birdaha elimize böyle bir fırsat geçmeyebilir!” dedim. Baldız başını tekrar öne eğerek, “Enişte tamam da ben bakireyim, nasıl olacak? İleride başıma sorun olur bu!” dedi. Ben de gülerek, “Kızım senin iki tane deliğin var, kızlığına dokunmam, onu evleneceğin kişiye sakla, arkadan ver, bana o da yeter!” dedim. Başını kaldırdı, gözlerimin içine bakarak, “Arkadan olmaz, çok günahmış, hemde çok acıyormuş!” dedi. “Sen nerden biliyorsun acıdığını?” dedim. “Boşver… Yapalım, fakat canım çok yanarsa bırakırım! Ama önce duş almak istiyorum, çok terledim!” dedi. Baldız ne dese tamam demekten başka çarem yoktu. “İstersen beraber duş alalım, birbirimizi yıkayalım!” diye teklif ettim, baldız, “Birlikte olmaz, utanırım!” deyince üzerine gitmedim ve “İyi ozaman sen duşunu al gel, sonra ben girerim!” dedim. Baldız banyoya gitti 10-15 dakika sonra eşimin bornozuyla çıka geldi ve ben banyoya gittim. Soyunurken kirli sepetinde baldızımın az önce çıkardığı külotunu gördüm. Elime aldım, sırıl sıklam olmuştu ve çok güzel bir kokusu vardı. Alel acele duşumu alıp bornozumla çıktım…Baldızımı salondan kucağıma alıp yatak odasına götürdüm. Hiçbirşey konuşmadan uzun uzun dudaklarını, boynunu ve kulak memesini ve küçücük göğüslerini bir saate yakın yaladım. Bu anın bitmesini hiç istemiyordum. Baldızım da gözlerini kapatmış, bulutların üzerinde geziniyor, hafif hafif inliyor, ellerini çarşafa geçirmiş, aldığı zevkin tadını çıkarıyordu. Yavaş yavaş baldızın küçücük amcığına inip, am dudaklarını açıp pembemsi amcığına baktığımda, içi seller sular içinde kalmış, amından süzülen sular çarşafı ıslatmıştı. Bu manzara beni daha da tahrik etmiş ve dayanacak gücüm kalmamıştı. Baldızım da benden farksız değildi, bilmediği duygularla Orgazm olmuştu. Klitorisini dişlerimin arasında ezdiğimde şiddetli kasılarak minicik bedeni altımda tir tir titriyor, kendini kasıyor, elleriyle başımı amına dahada bastırarark nefes almamı zorlaştırıyordu. Baldızın Orgazmı geçtiğinde, ters çevirerek 69 pozisyonuna getirdiğimde, sikimi öyle bir kavrayıp yalaması vardı ki, bu sefer ben tarif edilemez duygulara kapılmıştım.Baldız acemiliğinden dişleriyle sikimin başını farkında olmadan acıtıyor, canımı yakıyordu. Fakat büyüyü bozmamak için sesimi çıkartamıyordum. Fazla dayanamadım ve “Pelinim gelmek üzereyim, ağzına boşalacam!” dediğimde sikimi hemen ağzından çıkarttı. Bozulmuştum! Doğruldum, “Bak aşkım, ben senin amının suyunu yaladım yuttum, sen de benimkini yut!” dedim ve baldızın başından iki elmile tutarak tekrar ağzını sikmeye başladım. Fazla derine girmeden ağzına yarısını sokup çıkarıyordum. Daha fazla dayanamadım başından sıkıca tutarak oluk oluk ağzına boşalmaya başladım. Pelin debelenip, sikimi ağzından çıkarmaya çalışıyordu, ama aldırış etmeden son damlasına kadar boşaldım ağzına. Bu yaptığıma busefer Pelin çok bozulmuş, suratı ekşimiş, döllerimi yutarken zor yutkunuyordu. Boşalmam bitip sikimi ağzından çekince, doğruca Lavaboya koştu. Galiba midesi bulanmış, yuttuklarını çıkarıyordu. Ağzını yıkayıp tekrar odaya geldi ve kızgın bir şekilde, “Enişte, birdaha bunu yapma! Tadı hiç hoş değil, bayat yumurta gibi!” dedi. “Tamam aşkım son!” dedim…Baldızı yüz üstü yatağa yatırdım, göbeğinin altını yastıklarla takviye yaparak muhteşem göt deliğini ortaya çıkarttım. Baldızın göt delği o kadar küçüktü ki, varla yok arası kırmızı bir nokta gibi duruyordu. Bu manzara beni acaip tahrik edip sikimin kalkmasına yetmişti. Şunu da biliyordum ki, baldızın götünü sikmem hiçte kolay olmayacaktı, işim bayağı zordu. Yumuşaması için götünün deliğini yalamaya başladım ama ne mümkün, daha serçe parmağımı sokmaya çalıştığımda “Ayy canım yandı!” deyip ileri çekiliyordu. Komodinin çekmecesinden eşimin kullandığı bebe yağını aldım ve baldızın götüne biraz akıtarak yavaş yavaş küçük parmağımı sokmaya başladım. Götünün deliği biraz olsun esnemişti ve baldız artık altımda debelenmiyordu. Yaklaşık yarım saat uğraştıktan sonra biraz daha alışınca, bebe yağıyla sikimi bir güzel yağladım ve götünün deliğine hafiften bastırdım. Ama ne mümkün, yine canı yanıyor, bağırıyor ve kendini ileri kaçırıyordu…Baldızın kafasını yastığa bastırdım ve iki eliyle götünün yanaklarını ayırmasını sağladım. Böylece götünün deliği biraz daha ortaya çıkmıştı. Yavaş yaparsam baldızımın götüne asla giremezdim, birden sokmalıydım, bu onun canını çok acıtacaktı, fakat başka türlüde olmayacaktı. Sikimin başını göt deliğine dayadım ve birden yüklendim. Sikimin tamamına yakını götüne girmişti, ama baldızım da, “Yandım anam! Ölüyorum! Nolursun çıkart enişte! Dayanamıyorum! Bayılacam!” diye bağırıyor, odanın içini inletiyordu. Hiç hareketsiz üzerine abandım kaldım. Sikim sanki kırılacak gibi zonkluyordu. Baldız, “Enişte yalvarırım çıkart, ölecem!” derken gözlerinden yanaklarına doğru yaşlar süzülüyordu. 4-5 dakika hareketsiz durdum, ama nafile, baldız altımda halen cıyaklıyordu. Baldızı kendime çekerek yavaş yavaş git gellere başladım. Baldız yırtınıyor, inliyor ve ağlıyor, “Enişte nolur yeter bu kadar, başka zaman yapalım! Çıkart!” diyordu…O anda çıkarırsam baldızın götünü bir daha asla sikemeyebilirdim, “Birazdan geçer aşkım, kendini sıkma aşkım, rahat ol, bak yavaş yavaş yapıyorum!” diye baldızı teselli etmeye çalışıyordum. Baldızın götünü 5 dakika yavaş ve ritmik bir şekilde sikerken, sikime bir sıcaklık geldi. Kesin götü yırtılıp kanamıştı, içinden çıkarırsam kanı görebilir diye düşünerek sikmeye devam ettim. Baldızın götünü sikerken tarif edilemez zevk alıyordum. Baldızım ise acıdan resmen böğürüyordu, buna rağmen devam ettim. 10 dakika sonra ise iyice hızlandım ve “Geliyorum!” diyebildim. Baldızın birşey demeye mecali dahi kalmamış, altımda acıdan adeta baygın yatıyordu. Boşalırken elimde olmadan ben de böğürerek içine fışkırtmaya başladım. Hiç bu kadar çok boşalmamıştım. Sikimi yavaşça götünden çıkardığımda sikim kanla karışık döllerime bulanmıştı. Baldızın göt deliği bayağı bir açılmıştı ve döllerim götünden çıkarak çarşafa akıyordu. Ben kalkıp banyoya giderken, baldızım halen sızlanıyordu…Duşumu aldım geldim, baldızın yanına uzandım, sırtını okşayıp öptüm ve “Seni çok seviyorum aşkım, beni dünyanın en mutlu erkeği yaptığın için teşekkür ederim!” dedim. Baldız cevap vermeden sadece omuzlarını çekiştirdi. Baldız bir saate yakın konuşmadan ve hareket etmeden öylece yüzüstü yattı, ben de ayaklarından ensesine kadar her yerini okşadım, öptüm, defalarca onu sevdiğimi söyledim. Sonunda baldız bana doğru yan dönünce, “Nasıl oldun aşkım?” dedim. “Biraz daha iyi… Hacer acıyacağını söylemişti, ama ben bukadar çok acıyacağını tahmin etmemiştim!” dedi. O gece baldızın götüne dokunmadan, amını yalayarak birkaç kez daha Orgazm edip kendimi affettirdim ve birbirimize sarılarak güzelce uyuduk. Ertesi gün uyandığımızda götünün acısı birazda olsa geçmişti ve baldız götünü sikmemi kendisi istedi. Bu sefer banyoda sabunlu sabunlu siktim baldızın götünü. Orospu götten sikilmenin zevkini almıştı artık, gün boyunca 3 kez daha siktirdi götünü bana. Yalayarak kaldırdığı sikimin üstüne kendiliğinden oturuyor ve zorlanmadan köküne kadar alıyordu götüne… ( )

Kayınpederim Bir Kereliğine

Selam arkadaşlar benim adım Gülsüm,25 yaşında evli bir bayanım. Benimde sizlere anlatmak istediğim çok güzel bir yaşanmış olayım var.
Ben üç yıldır evli bir bayanım. Eşimle aramda bu güne kadar en ufak bir kırgınlık olmadı. Her konuda kendisi ile gayet güzel anlaşırım. Oda benimle aynı şekilde, beni asla hiçbir konuda terslemezdi. Buna seks hayatımızda dâhildi. Eşim ailesine çok düşkün bir erkek olduğu her hafta sonu kesin kayınvalidemlere gider hafta sonların onların evinde geçirirdik. Bu rutin bir şekilde böyle idi. Bazen kızardım ama bende alışkanlık olmuştu galiba benim de ayaklarım kendiliğinden hafta sonu olunca o tarafa doğru beni çekerdi. Eşim bazen beni orda bırakıp arkadaşları ile gezemeye gider sonra gelir alırdı. Kayınpederim Naci beyi çok severdim. Oda aynı derecede bana düşkün bir erkekti oda eşim gibi her istediğimi aynen yerine getirir beni kırmaktan çok korkardı. Bazı hareketleri beni aşırı tedirgin ederdi. Yinede çok sevdiğim için görmezden gelmeyi yeğlendim. O hafta sonu da öyle oldu sanki bilerek yapıyor gibiydi. Ben gene de ciddiye almıyordum. İki hafta sonra eşim bana bir iş toplantısına gitmek zorunda olduğun istersem burada istersem annemlerde kalabileceğimi söyledi. Annem gitmeyi gözüm almadı. Bana oldukça uzakta oturdukları için evde kalmayı tercih ettim. O zaman babama söyleyeyim o gelsin burada kalsın dedi. Bende olur gelsin dedim. Babasını aradı eşim durumu anlattı oda gelebileceğini söyledi. Ben eşimi yol ettikten sonra oturdum televizyon seyrederken kapı çaldı gelin kayınpederimdi. Annem nerde dedim zaman o evi boş bırakamazmış kızı falan gelirmiş beni tek yolladı dedi. Karnın aç olup olmadığını sordum, yeni yemek yediğini ama varsa bir iki bardak içki alabileceğini söyledi. Bende kalktım hemen eşimin içki dolabından bir kadeh viski aldım ve kendisine verdim. Bu arada gözlerini de benden alamadığın fark ediyordum. Biraz daha oturduktan sonra ben izin istedim ve odama çekildim. Babam kaç ta yattı bilemiyorum. Sabah birlikte kahvaltı falan yaptık. Benim işe gitmem gerekiyordu. Üstümde siyah dar bir etek içinde ipekten beyaz bir gömlek vardı. İçimdeki danteli süt yen dikkatini çekti sanırım öyle baktı kaldı bana. Akşam gelirken bir şey isteyip istemediğini sordum teşekkür etti biraz çıkıp kendisine bir şeyler alabileceğini söyledi. Bende tamam deyip evden ayrıldım. Akşam geri geldiğimde evde yoktu. Bende hemen üstümü başımı değiştim, rahat bir şeyler giydim. Mutfakta yemek hazırlarken geldi. İkimiz için içecek bir şeylerde almıştı ben hemen masayı hazırladım. Aslında bu adamdan her korkuyordum hem de seviyordum. Tam yandan geçerken kıçımı okşadı aslan gelinim benim dedi. Bende gülümsedim. Baba ben kadınım nasıl aslan olayım dedim. Oda o zaman bende sana aşkım gelinim derim dedi. Birden kolumdan tuttu beni kucağına oturdu elindeki üzüm tanesin ağzıma vermeye kalktı istemem dediysem de onu bana zorla yedirdi. Bu arada kıçıma sert bir şeyler temas ediyordu. Ben birden kalkınca önündeki kabarıklığı gördüm. Babam ben severken siki kalkmıştı. Ben oradan hemen uzaklaştım peşimden yatak orama geldi arkamdan sırtıma sarıldı ben sözde naz yapıyordum. Bende birden döndüm dudaklarıma yapıştı başladı öpmeye. Elimi de sikini üstüne bastırıyordu. Ben şortunu aşağı sıyırınca o koca kıllı siki birden ok gibi bana doğru fırladı. Kafamı sikin üstüne doğru iteledi. Yalamamı istedi bende eğildim sikini ağzıma aldım başladım yalamaya. Arada bir ağzımın içine sokup, sokup çıkartıyordum. ben sikini yaladık ca o zevkten deli olmuş bir halde yala gelinim, yala bebeğim deyip duruyordu. Gelinim bebeğim benim dediği an ağzımın içine doldurdu döllerini. Ama sikini ağzımdan çekmedi ben bir daha taş gibi yaptım sikini. Eğildi bu sefer sıra bana gelmişti amı ağzına aldı. Şu oğlumun siktiği amı bir görelim bakalım dedi. Kaç aydır ne hayaller kurdum ben bu am yüzünden dedi ve amı kokladıktan sonra yalamaya, emmeye başladı benim am suyu iyice akıp gitmişti. Yala babacığım oh diyordum, yala beni oğlun gibi karın yap beni diyordum. Adamın her yerine am suyu bırakmıştım. Dolamdım arkadan çıkan ama şöyle bir baktı sevdi. Sonra sikini başını yavaşça içeri kaydırdı. Ben bir oh çektim oda tüm koca sikini amın ta dibine kadar dayadı. Taşakları hariç hepsini içimi almıştım. Hızlı, hızlı ama vurdukça taşaklar öyle güzel ses çıkartıyordu ki. Babam gelinim dedi ve ben bir daha babamın dölleri ile bu sefer am içinde doldurttum.
Bu seksimiz babamla ilk ve son oldu. Ne o bunun hakkında tek kelime konuştu nede ben konuştum.

Bakkal Musa Amca Zorla

Selam arkadaşlarım benim adım Mualla, 42 yaşında tesettürlü bir bayanım. Benimde sizlere anlatmak istediğim yaşanmış bir anım var bende sizlerle bu anımı paylaşmak istedim. Evde bilgisayar başında gezerken denk geldiğim bu sitenin nerede ise bağımlısı oldum gibi bir şey. Sizlerin yazdıklarını okumadan günlük işlerimi bile yapmak istemiyorum artık. Umarım benim sizlerden aldığım kadar zevki sizlerde benim yazdıklarımdan alırsınız.
Benim daha on yedi on sekiz yaşlarında olduğum dönemlerde öyle bilgisayar falan yoktu. Biz anca mahallerde gördüğümüz delikanlıya bakar iç çekerdik. Benimde vardı bir tane öyle çok beğendiğim bir delikanlı ama onun benim onu sevdiğimden hiç haberi bile yoktu. Ben gizili gizil camdan onu seyrederdim. Ama bir gün onunla bakkalda karşılaştığım zaman heyecandan ayaklarımın bağının kesildiğini hissetmiştim. Hemen arkamı dönüp kaçmak istemiştim oradan benim bu heyecanımı bakkal anlamış yalandan beni orada oyalamıştı. Aradan bayağı bir zaman geçtiğinde annem beni tekrar bakkala göndermiş bir şeyler alıp gelemi istemişti. Ama bakkal Musa amca beni gördüğü zaman pis, pis gülmüş gel bakalım güzel kız demişti. Ben almak istediğim şeyleri almış tam çıkarken Musa amca bana bir dakika deyip bana oradan bir çikolata vermek istemiş çikolatayı verirken de elimi tutmak isteyince ben hemen elimi geri çekiştim. Ne oldu güzelim dedi her önüne gelen veriyorsun da benden mi saklanıyorsun dediği zaman ben arkama bakmadan oradan hemen, kaçmış kendimi zar zor eve atmıştım. O zamanlar böyle şeyleri evdeki büyüklere bile anlatmak zordu çünkü inanmazlar birde ben dayak yerdim ne yaptın da adam sana öyle dedi diye. Bunları da bildiğim için öylece sesiz kaldım. Ama ben gene beğendiğim genç bizim kapın önünden geçerken ona bakıp duruyordum. Annem beni bir daha bakkala yollasa da gitmeyecektim. Ama tabi istediğim gibi olmadı ve ben gene o pis adamın bakkalına gitmek zorunda kaldım. Bakkalda kimse yoktu adam beni zorla arka tarafa götürmüş bir de kapıyı kilitlemiş içeri de kimsenin girmesini engellemişti. Bak sakın bağırma millete beni baştan sen çıkardın derim dedi. Bende ne olur kapıyı açta ben evime gideyim ayıp oluyor, ben senin kızın yaşındayım diyorum ama adam beni dinlemiyor bile. Benim göğüslerimi sıkıştırıyor dudaklarımı öpmeye çalışıyor ben bağırdıkça bana sus diye tokat atıyordu. Adamın resmen gözü dönmüş rahat durmuyordu. Bir taraftan da pantolonundan sikini çıkartmaya çalışıyordu. Ben artık iyice korkudan deli olmak üzere idim. Nasıl ağlıyordum gitmek istiyorum diye başımdaki eşarp falan artık yerlere doğru kaymaya başlamıştı. Adam beni zorla yere yatırdı elini eteğimin altına soktu benim külotumun içerisinden beri benim amı yakalamış sıkıştırıp duruyordu. Benim nefesim kesilmiş sürekli ağlıyordum amca ne olur yapma bırak gidim diyorum adam hala millete verirken iyi dimi diyordu. Ya ne milleti diyordum ben kimseye bir şey vermedim diyorum ama beni dinleyen kim. Adam hala benim amı içerisinde gezinip duruyordu. Ağzını benim ama dayadı ve yalamaya başladı. Ben tepindikçe daha çok hoşuna gidiyor hadi naz yapma sadece sikimi sokup çıkartacağım ne var sanki bunda diyordu. Adam artık sikini amın ağzına dayamış üsten beri ama sürüp duruyor o sönük duran sikini büyütmeye çalışıyordu. Beni de ona tekme atıp duruyordum beni rahat bıraksın diye. Artık adamın siki istediği kadar kalınlaşmıştı. Adamda sikini benim amın ağzına dayamış ve birden benim amın içersine sikini sokmuştu. Benim birden ay diye bağırmam bir oldu adam benim kızlık zarımı yırtmış kanım onun sikine yapışmıştı. Adam şimdi beni daha hızlı, hızlı sikiyor nefes alıp verirken aynı köpek gibi hırıltılar çıkartıyordu. Adam bana zorla sahip olmuştu. Ama bu onun umurunda bile değil diki hala hızlı bir şekilde beni sikmeye çalışıyordu. Ama sonunda oh deyip döllerini benim ama boşaltı verdi.
Ben eve gittim ama ağlamaktan her yedim şişmişti. Annem beni bakakala yolladığına çok pişman oldu. Sakın babana anlatma katil olur bak dediği için babama da bir şey anlatamadım. Adam benden sonra kim bilir kaç kişinin canının daha yaktı.

eski karımı çatır çatır siktim

dam sehpasında eski karımı çatır çatır siktim O gün erkenden kalktım. Traş olup banyo yaptım ve kahvaltımı hazırladım. Fazla iştahım yoktu ama zorlayarak da olsa biraz ekmekle bir parça salam ve peynir atıştırdım. Başım fena halde ağrıyordu. İçtiğim sigara başımın ağrısını daha da arttırdığı için yarım söndürdüm ve bir ağrı kesici alıp evden çıktım. Bu gün izinliydim. Ne yazık ki kız arkadaşımdan da iki hafta önce ayrılmıştım. Oysa evlenmeyi bile düşünüyorduk. Ne oldu ne bitti anlamadık, ayrılıverdik. Bunları düşünerek aylak aylak dolaşmaktan sıkıldım ve bir gazete alıp kahveye gittim. Başımın ağrısı geçmişti. Bir fincan kahve söyleyip bir sigara yaktım. Politika haberlerini, magazin haberlerini, spor haberlerini, dış haberleri bitirdikten sonra küçük küçük tüm haberleri okudum. Birinci sayfaya tekrar döndüm. Manşetten bir idam haberi verilmişti. Başkentin meydanında, öğleden sonra üçte bir idam infazı gerçekleşecekti. Adamın suçları bir hayli fazlaydı. Tam beş kişiyi hunharca öldürmüştü. Bir tanesi de kendi karısı ve kayın validesi olmak üzere. İçimde tuhaf bir merak uyanmıştı. Gidip bu infazı seyretmek isteği ile gazeteden haberi tekrar okudum. Evet infaz halk önünde gerçekleşecekti. Üç saatlik yolu göze alamıyordum ama merakımı da yenemiyordum. Sonunda dayanamadım ve aceleyle kalkıp hesabı ödedim , dışarı çıktım. Gar zaten yakındı. Birkaç dergi alarak trene bindim ve yola koyuldum. Üç saatte başkente gelmiştim bile. Meydana vardığımda daha bir saat vardı infazın başlamasına ama şimdiden epeyce kalabalık toplanmıştı. Geniş alanın ortasına bir idam sehpası kurulmuştu. İçimde garip bir ürperti vardı. İlerleyecek yer kalmamıştı… Kendimi idam edilecek adamın yerinde düşünmeye çalıştım. Bir saat sonra öleceğini bilmek nasıl bir duyguydu ? Acaba zamanın bir an önce geçmesini mi isterdi insan yoksa hiç geçmemesini mi ? Kalabalığın içerisinde yol almaya çalışarak sehpaya biraz daha yaklaştım. Artık daha fazla ilerleyecek yer kalmamıştı. Ama sehpayı tam görebiliyordum. Yeniden idam edilecek adamı düşünmeye başlamıştım ki arkamdan gelen basınçla önümdeki kadının üzerine doğru yığılmak zorunda kaldım. kadın bana doğru dönerek dikkatli olmamı söyledi kızgınlıkla. Özür dileyip bir suçumun olmadığını, arkadan itildiğimi söyledim. Boyu neredeyse bana yakın olan, siyah gözlüklü, alımlı kadınla aramızdaki diyalogu sürdürmek isteğiyle kadına laf olsun diye bir soru sordum ; – Saat üçte başlayacak değil mi ? – Evet, sanırım, saat kaç ? – Daha yarım saat var – Adamın suçu neymiş biliyor musunuz ? – Sabahleyin gazetede okudum. Beş kişiyi öldürmüş. İçlerinden ikisi de karısı ve kaynanasıymış. – Diğerleri kimmiş ? Hem neden öldürmüş ? – Çok fazla ayrıntılı bilgi yazılmamış ama anlatıldığına göre adam sapıkmış. Kendi çocuklarına sarkıntılık ediyormuş. Sarkıntılıktan da öte tecavüz etmiş kızına. kızın annesi durumu öğrenip polise başvurmaya kalkınca adam yanındaki kayınvalidesi ile beraber doğrayıvermiş. Yardıma gelen üç komşu da kim vurduya gitmiş. – Of çok korkunç bir şey gerçekten. Gerçi idam cezası da öyle ama insanın hak etmiş diyesi geliyor. – Evet. Ben başka şehirden geldim. İlk kez böyle bir şey izleyeceğim. Siz burada mı oturuyorsunuz ? – Evet. aslında izlemeye cesaret edebileceğimi sanmıyordum. Yine de merak edip geldim. Bir sigaranız var mı ? – Evet, buyurun. Bir süre daha kadınla sohbet ettik. Artık infazın gerçekleşmesine çok az kalmıştı. Bu arada kadınla aramızda tuhaf bir elektriklenme olmuştu. Çekici bir kadındı. 1.75 cm boylarında, zayıf, esmer güzel bir kadındı. Uzun, düz, siyah saçları melon şapkasının altından beline kadar uzanıyordu. Gözünde siyah bir gözlüğü vardı. Dudaklarını koyu kırmızı bir rujla boyamıştı. Üzerinde sarı , balıkçı yaka bir kazağı, altında mini, yırtmaçlı bir eteği, bacaklarında ise siyah tül çorabı vardı. Parfümünün kokusu çok etkileyici idi. Bu kısa sürede kadından çok etkilenmiştim açıkçası. Kadından tekrar özür diledim… İdam edilecek adam alana getirildiğinde kalabalıkta büyük bir gürültü ve dalgalanma oldu. Arkamdan gelen basıncın etkisiyle yeniden önümdeki kadının üzerine abandım. kadından tekrar özür diledim. Vücutlarımızın teması sonucu içimde bir ürperti duydum. Çok etkilenmiş ve tahrik olmuştum. Ona sahip olabilmek için müthiş bir arzu duyuyordum. Bunun için yapamayacağım şey yoktu. Aynı duygunun onda da olduğunu seziyordum. Bu kez kendi isteğimle vücudumun ön kısmını ileriye doğru iterek arkasına yaslandım. Kendisini çekmedi. Ellerimi bacaklarına doğru uzatıp eteğinin üzerinden hafifçe okşadım. Olumlu veya olumsuz hiçbir karşılık vermiyordu. Önüm hafifçe kabarmaya başlamıştı. Kalçalarına doğru ittim. Hafifçe arkaya doğru kalçasını iterek karşılık vermesinden onun da iyice tahrik olduğunu anladım. Kulağına eğilip fısıldadım ; “seni çok arzuluyorum, seninle sevişmek istiyorum”. Dönüp baktı. Gözleri buğulanmıştı. Dudaklarını hafifçe aralamasından anlaşılıyordu onun da sevişmek için can attığı. Bu arada idam sehpasında hazırlıklar devam ediyordu. Asılacak adamın yüzü görünmüyordu. Etrafında birkaç adam kendi aralarında bir şeyler konuşuyor, telaşlı telaşlı dolaşıyorlardı. İdam edilecek adam ise tersine çok sakindi. Kalbim küt küt atmaya başladı. Elimi önümdeki kadının göğsüne koydum. Onun da kalbi hızlı hızlı çarpıyordu. kadın elimi tuttu ve göğüslerinin üzerinde gezdirdi. Önümdeki kabarıklık iyice büyümüş, kadının kalçalarını zorluyordu. Etrafımızdaki kalabalık pür dikkat idam sehpasını izliyordu. Bizim farkımızda bile değillerdi. Ellerimi göğüslerinden aşağıya doğru kaydırdım. Yırtmacını arkaya getirdi… Bacaklarının birleştiği yeri eteğinin üzerinden okşamaya başladım. Dudaklarımı boynuna doğru uzatıp hafifçe öptüm. Nefes akışları hızlanmıştı. Ellerini arkaya doğru uzatıp erkeklik organımı avuçladı. Kulağına eğildim ve fısıltıyla ; ” artık dayanamıyorum, hemen burada becermek istiyorum seni ” dedim. Cevabı çok ani oldu. Yırtmaçlı kısa eteğini aniden belinden çevirerek yırtmacını arkaya getirdi. Paltomun düğmelerini çözüp kadını kendime doğru çektim. Palto bizi etrafa karşı gizleme vazifesi yapıyordu. Elimi eteğinin içine daldırdım. İçinde külot yoktu. Parmaklarım organını bulmakta gecikmedi. Tahmin ettiğim gibi ıslaktı. Yavaşça okşadım. Ellerini önüme getirdi ve pantolonumun fermuarını indirdi. İçinden , iyice büyüyen organımı çıkardı. Yırtmacının arasından vajinasına doğru getirdi. Hafifçe eğilip kalçasını bana doğru itti. Kamışımın ucu organının girişindeydi artık. Islaklığı hissettim. Yavaşça ileriye doğru ittim organımı. Uç kısmı girmişti bile. Bacaklarını iki yana doğru ayırmasıyla kamışım zorlanmadan girdi. Ellerim de eteğinin içinde , ön kısımdaki bızırını okşuyordu. Kalçalarını hızlı hızlı sallayarak penisimin içinde gidip gelmesini sağlıyordu. Eğilip kulak memelerini emmeye başladım. Kalabalığın yüksek sesli uğuldamasının arasında inlemelerini duyabiliyordum. Kadının çıkardığı seslerin… Kalabalığın uğultusu iyice artmıştı. Zira adamı sehpaya çıkartmışlar, boynunu ilmeğe geçiriyorlardı. Herkes heyecanlı bir bekleyiş içindeydi. Bizim heyecanımız ise iki türlüydü. Hem gördüğümüz manzara hem de yaşadığımız şehvet hisleri birbirine karışmıştı. Meydandakilerin gürültüsü arasında ” hadi artık, seni istiyorum ” sözlerini duyabildim. Zaten ben de dayanma gücümün sonuna gelmiştim. Bir yandan da gözlerim idam sehpasındaydı. Adamın altındaki iskemleyi çektiklerinde kalabalıktan büyük bir gürültü koptu. Önümdeki güzel kadının içine boşalmaya başlamam da gürültüyle eş zamanlı oldu. kadının çıkardığı seslerin o an seyrettiklerinden mi, yoksa yaşadığı orgazmdan mı olduğunu ise anlayacak durumda değildim. Çarçabuk toparlanıp oradan uzaklaşmam bir dakika bile sürmedi. Koşa koşa gara doğru uzaklaştım. İlk trenle yaşadığım şehre döndüm. O kadını ise hayatım boyunca bir daha da görmedim…idam sehpasında eski karımı çatır çatır siktim

Kumar Borcum Yüzünden Karımın Götünden Siktiler

Dostlarım selamlar, ismim Ahmet ve İzmit’te yaşıyorum. İstanbul’da dericilik işi ile uğraşıyordum. Sizlere başımdan geçen bir olayı anlatmaya çalışacağım. Bir erkeğin onurunun, ayaklar altına alınmasının hikâyesini okuyacaksınız. Okuyacağınız her şey, gerçektir ve hiç bir kurgu yoktur.
Ben ufak yaşlardan beri ticaret sektörünün içindeyim. Ticaretten her zaman para kazanmışımdır. Çünkü ticarette doğru ata oynar iseniz, siz kazanırsınız. Ancak bazen sizin elinizde olmayan nedenlerden dolayı, kazanamadığınız zamanlar olur. Sizlere anlatacağım hadise, 2001 krizinden sonra yaşanmış bir olay ile ilgilidir. İstanbul’da dericilik işi yapmaktaydım. Deri atölyelerinden uygun fiyata ürünleri alıp, Lalelide bulunan dükkânımda Rus bavul ticareti yapan kadınlara satış yapıyordum. Gerçekten, bohem hayatı sürdürmekteydim. Karım için bir araba ve kendim için bir araba bile satın almıştım. Malumunuz para gelince ve kendinize güvenince, bir şeyler oluyordu. Hayat benim için çok güzel gidiyordu.
Tabi ki zenginleşince insan bazı kötü alışkanlıklara sahip oluyorsunuz. Benimde en büyük kötü alışkanlığım. Kumara olan sevgimdi. O dönemler çok fazla kazanıyor ve kazancımın bir bölümünü kumara yatırıyordum. Şimdilerde kumarda harcadığım parayı saklamış olsaydım eğer, orta ölçekli bir sanayici bile olabilirdim. Ancak yapacak bir şey yok. Götünüze kazık girdimi acısını anlamadan akıllanmıyorsunuz.
2001 yılında işler çok güzeldi. Hatta olmasından daha güzel bir dönem yaşanıyordu. Ancak büyük felaketin gelmesine ramak kalmıştı. Siyasal olaydan sonra, meşhur kriz patlak vermişti. Benim yeni planlarım ve hayallerim için tüm paramı Rusça konuşan devletlere göre hazırlamıştım. Ancak bir gecede her şeyini kaybedenlerden biride ben olmuştum. Dolar bir anda fırlamış ve bir birime aldığımız malı ertesi gün 100 birime alır duruma gelmiştik. Resmen benim için bir yıkım olmuştu. Özellikle Rusya’dan bavul ticareti için gelen kadınlara piyasada mal ve para yokluğundan bir şey satamıyor ve sürekli eksileri oynuyordum. Ancak hayat tarzımız devam ediyordu. Kendimi toparlamak için, tefeciden borç para almıştım. Bu beni biraz idare eder bir durumdaydı. Ancak gel, gelelim kumar borcumu unutmuştum. Ben kendimi düzlüğe çıkarmak için savaş veri iken bir gün telefon geldi. Eğer kumar borcumu ödemez isem sevdiklerime zarar gelecekti.
Günü gelen kumar borcumu ödeyemedim. Kendimi öldürmek istiyordum. Ancak karımı ve çocuklarımı yalnız bırakamazdım. Ancak yaşacaklarımdan sonra keşke bunu yapsaydım diye düşündüm. Bir akşam evimde ertesi günü nasıl çıkaracağım düşüncesi ile duru iken. Evimin kapısı kırıldı ve kumar borcum olan karanlık insanlar geldi. Beni ailemin yanında, tehdit etmeye başladılar. Ben çocuklarım ve karımın yanında yapmayın diye yalvarıyordum. Karanlık adamların başı, çocukları alın diğer odaya dedi. Eşim harekete geçecekti ki sen kalıyorsun dedi. Karıma alıcı bir gözle baktı. Karım Ahmet bunlar kim diye bağırıyordu. Karıma bir tokat attılar. Yapmayın, bu sorun benimle karımı ellemeyin dedim. Karanlık adamların başı biz sana kumar borcunu öde demedik mi? Karım ne kumarı Ahmet diyordu. Sana karını alırız demedik mi? Diyerek bağırıyorlardı. Sana ve âleme ders olsun diyerek iki adam karımı, kollarından tutup karşıma getirdiler. Bıçak ile üzerindeki elbiseyi yırttılar. Karım yapmayın diyordu. Sonra karanlık adamların başı fermuarını açıp yarağını dışarı çıkardı. Karımı domalttılar sonra bacaklarını ayırdılar. Karım mücadele ediyor ancak elinden bir şey gelmiyordu. Bende başımda silah dayalı karanlık adamların başının karımı götünden sikmesini izliyordum. Karanlık adamların başı karımı ince belinden kavrayıp sikmeye başladı. Karım çığlık haykırışlar içindeydi. Adam gözümün içine bakarak karımı götünden sikmeye devam etti. Sonra adam şiddet ile boşaldı. Sonra diğer adamlar sırayla karımı amından ve götünden sikmeye başladılar. Allahım beni öldür diye bağırıyordum. Karanlık adamların başı sikinin ucunu karımın yanağında temizlerken, senin allahın benim lan dedi.
Çok ağır bir travma yaşadım. Karıma onlarca eşkıya tecavüz etmişti. Karım artık bağırmaktan yorulmuş ve kendini bir kenara atmış ve bayılmıştı. Borcunu ödemezsen senide götünden sikeceğiz dediler. Sakın polisi arama dediler. Ertesi gün tüm malımı sattım ve borçlarını ödedim. Ayrıca başka bir şehre taşındım. Karım artık konuşmuyor, ben ise onurumu ve malımı kaybetmiş durumdayım.